Tarihte önemli bir yere sahip olan ve akışı etkileyen kolera salgını bir tür pandemi olarak kabul edilir. Asya kolerası ya da Asya kolera salgını olarak da bilinen bu hastalık 1817 yılında başlamış ve 1824 yılına kadar devam etmiştir. Ganj Deltası’nın etrafında yayılmaya başlayan salgın bir tür bağırsak enfeksiyonunu ifade eder. Aniden başlayan hastalık bol sulu ishalle seyreder ve Vibrio Cholerae bakterisi hastalığa neden olur. Hastalığın kuluçka süresi 1 ile 5 gün arasındadır. Bazı uzmanlara göre hastalığın ilk ortaya çıkışı bir tür Hindu festivali olan Kumbh Mela aracılığıyla olmuş ve buradan geniş bir alana yayılmıştır.
Kolera Nedir?
Kolera, özellikle kirli su bölgelerinde ve hijyenin yetersiz olduğu yerlerde ortaya çıkan sinsi bir hastalıktır. Hastalığa yol açan bakterinin yiyeceklere ve içeceklere temas etmesi ile oluşan bulaşma riski hızlı bir şekilde yayılma gösterir. Kişisel hijyene ve temiz su kaynaklarına önem vermek hastalıktan korunmak için son derece faydalıdır.
Kolera hastalığına yol açan bakteriler dışkı ile atılır. Yeterli temizlikte kanalizasyon sistemi olmayan ülkelerde bu hastalığa daha sık rastlanır. Hastalıkla birlikte vücutta hızla oluşan sıvı kaybı vücut tuzlarının azalmasına ve kişide halsizlik gibi şikayetlerin oluşmasına neden olur. Eğer salgın sırasında içme sularına kanalizasyon suyu karışırsa hastalığın yayılması daha da hız kazanacaktır
Kolera Salgını Nerede Ortaya Çıktı?
1817 yılında ilk olarak Ganj Deltası’nın etrafına doğru yayılan kolera hastalığı Eylül ayına gelindiğinde Bengal Körfezi’ni geçerek Kalküta’ya ulaşmıştır. Hızlı bir şekilde kıtanın büyük bir bölümüne yayılan hastalık 1818 yılına gelindiğinde batı sahillerdeki Bombay’da görülmüştür. Ortadoğu, Güneydoğu Asya, Akdeniz ve Doğu Afrika kıyıları hastalığın yayıldığı bölgeler arasındadır. Sona ermeden önce Akdeniz ve Çin’e kadar ulaşan kolera Britanyalı askerler de dahil olmak üzere yüzbinlerce kişinin ölmesine neden olmuştur. 19. ve 20. yüzyıllarda benzer bölgede birden fazla kez kolera salgını ortaya çıkmıştır. İlk salgın neredeyse Asya’daki tüm ülkeleri etkilemiş ve eşi benzeri olmayan bir şekilde yayılmıştır.
Kolera Belirtileri Nelerdir?
Genellikle kolera belirtileri hafif ve fark edilmesi zor olur. Ancak bazı hastalarda çok şiddetli olduğu da görülür. Hastalık kişiden kişiye doğrudan bulaşmadığından temas yayılması için bir risk teşkil etmez. Hastaların ortalama 1/20’lik kısmında kusma, bol sulu ishal, huzursuzluk, bacak krampları, sinirlilik, cilt esnekliğinin kaybı, kan basıncı düşüşü, kalp atışında hızlanma ve ani gelişen böbrek yetmezliği görülür. Vücut ısısı ve sıvısı hızlı bir şekilde düştüğünden şok ve dehidrasyon olasılığı yüksektir. Eğer tedaviye başlanmazsa hasta birkaç saat içerisinde hayatını kaybedebilir. İlk kolera salgınının 1824 yılında sona ermesinin nedenini ise bazı araştırmacılar kış soğuklarının su kaynaklarında bulunan bakterileri öldürmesi olarak belirtir. Sigorta ile Kendini Güvende Hisset!
Kolera Nasıl Tedavi Edilir?
Kolera tedavisi zamanında uygulanmazsa hastalarda böbrek yetmezliği, koma, şok ve ölüm gibi durumlar ortaya çıkar. Teşhis için ilk olarak hastaya fiziksel muayene yapılır. Ardından gaita testi istenir ve sonuca göre tedavi planlanır. Tedavide hastanın kaybettiği sıvının damar ya da ağız yoluyla yerine konması amaçlanır. Ciddi durumdaki hastalarda sıvı tedavisine ek olarak mikrobiyal etkene yönelik tedavi de uygulanır. Antibiyotik tedavisi etkili sonuçlar ortaya çıkaracaktır. Antibiyotik tedavisi ile dışkı miktarı ve ishal süresinin azalması sağlanır. Bu tedavinin uygulanıp uygulanmayacağına hekim tarafından karar verilir. Gereksiz ve bilinçsiz şekilde antibiyotik kullanımı hastalarda istenmeyen yan etkilerin oluşmasına yol açabilir.